Alleben Öyküleri - Ülkü Tamer

Alleben Öyküleri

Sah, Alleben neresi?
Alleben Öyküleri

Anteplilerin iyi bildiği gibi Alleben, Antep’in içinden onu çoğaltarak geçen, kentin kültürünü biçimlendiren uzun ve güçlü Fırat Nehri’nin geçmişte “gürül gürül akan”, sonra sonra zayıflasa da Antepliler için önemini yitirmeyen kollarından biri. Çocukluk neresi? Ülkü Tamer, Jorge Amado’dan alıntılıyor: “İnsanın anayurdu çocukluğudur.” Antep yolculuklarını, hatıralarını anlatırken “beni oluşturan en önemli öğelerden biri. Belki yok olup gitti çoğu. Ama içimde bir yerlere o zenginlikleri define gibi gömmüşüm. Onları yeniden çıkarıp keşfetme olanağını sağlıyor” diyor. Alleben Deresi, Antep ve çocukluk... Ülkü Tamer için bu üçü, iç içe akan ve İkinci Yeni’nin büyük şairini besleyen büyük, güçlü bir kaynaktır desek herhalde yanılmış olmayız. Alleben Öyküleri neresi? Çocukluğunu ve büyüdüğü şehri, onun kültürünü içinde görkemli özgünlükte bir define gibi taşımayı bilen bir şairin, anayurduna, kendisine, kültürüne dair gördüklerini, hatırladıklarını öykü formunda yeniden keşfi. Ne yüzleşmekten ne sevmekten ne de hayat ve ölümden korkan, bilakis hepsini pek çok edebi formda kucaklamayı bilen cesur bir sanatçının öyküleri. Ülkü Tamer, anılarında Antep’i anlatırken şöyle diyor: “Tepe aşılınca dünyanın en güzel resmi, Antep görülürdü.”

Buyrun işte siz, işte tepe, işte Ülkü Tamer ve işte Alleben! Dünyanın en güzel resmi.

Bir Kutu Kitap aboneliğinizi şimdi başlatın.

Artık kitap okumak için bir kutu nedeniniz var. ABONE OL